61’inci Ulusal 35’inci Memleketler arası Hacı Bektaş Veli Anma Merasimleri ve Kültür Sanat Aktiflikleri bugün devam etti. Anma merasimlerine eski CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Genel Lider Özgür Özel ve İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, törelere yan yana katıldı.
Hacı Bektaş Veli’yi anarak kelamlarına başlayan Kılıçdaroğlu, şunları söyledi:
“Biz birlikteyiz, beraberiz, inşallah Türkiye’yi daima bir arada aydınlığa çıkaracağız. Sevgili dostlarım, sevgili dostlarım. 800 yıldır bu topraklarda bir aydınlık varsa, bir umut varsa, bir direniş varsa dahası insanlığa dair ne varsa orada onu görürüz. Onu yaşarız. Yani hünkar Hacı Bektaşı Veli’yi. O çağının filozofu değil, geleceğin güneşidir. Fikri, derinliği, kelamda değil, öze bakar. Bu dergah özünde de, kelamında de eğri olanların değil, dimdik duranların dergahıdır. Bu topraklar, binlerce yıldır, yüzlerce savaş, işgal, acı ve gözyaşı görse de bu topraklarda yetişmiş, bu toprakların suyunu içmiş, aşını yemiş, Hacı Bektaş ve öğrencileri 800 yıldır onlarca devletin, yüzlerce gayretin mihenk taşıdır, sarsılmaz temelidir. Bu bir tesadüf müdür? Bakınız Osmanlı’ya, kuruluşuna, Yeniçeri ocağına; bakınız cumhuriyete, 101 yıldır cumhuriyete sahip çıkanlara, nerede bir kuruluş varsa orada Hacı Bektaşı Veli vardır. Nerede bir gelecek varsa o geleceği inşa eden bir dergahın erenleri vardır. Unutmayın Hacı Bektaş yalnızca ruhsal arınmanın değil, toplumsal arınmanın da izdüşümüdür. İhaneti görenlerin, yarı yolda bırakanların, berbatlığa uğrayanların son sığınağıdır. Burası son kaledir. O sığınak ki arınarak çoğalanların ocağıdır. O sığınak ki onca acıyı ateşle kavurup yüreklere su serpen, dirilenlerin ocağıdır. Yeniden unutmayın. Burası hem son kale hem de birinci direniştir. Ayağa kalkma vaktinin ön sözleridir. Bu topraklardan kimler geldi, kimler geçti fakat Hacı Bektaş üzere iz bırakanlar sayılıdır. Zira o kerameti kendinden sananların değil, arındıkça gayret edenlerin ayağa kalkışıdır.”
“YOLUNDAN DÖNENLERİN BERBAT SONUCUNUN MÜJDECİSİDİR”
Hacı Bektaş Veli’nin “her ne ararisen kendinde ara” kelamı üzerine konuşan Kılıçdaroğlu, “O ‘her ne ararisen kendinde ara’ diyen, çağının çok ilerisinde olan bir aydın, bir düşünürdür. Dünya Orta Çağ karanlığında ezilirken, umuda beşerde gören, Hacı Bektaşı Veli, bu beş söze dünyayı sığdırmıştır. Berbatlığı düzgünlükte yakan Hacı Bektaşi Veli ihaneti dostlukla pekiştirmiştir. Kurtuluşu diğerlerinden beklemek yerine kendinde bulanların manifestosudur aslında bu cümle. Evet ‘her ne arar isen, kendinde ara’. İnsan memnunluğu huzuru arar, barışı arar, refahı arar. Zira sorun senin de bulunduğun değil, ne aradığındır. Bakınız Hacı Bektaş Veli bu cümleye bir dünyayı sığdırmış da biz hala o dünyayı keşfedemiyoruz. ‘Ne arar isen kendinde ara’. Tekraren söyleyelim. Tekraren öteki mana yükleyeceğimiz aydınlığın özüdür bu cümle. Diğerlerinin kanatları altında uçmayı tepe sananlara inat, özgürlüğü kendi gücünde bulan yüreklerin haykırışıdır bu deyiş. Bu deyiş kimi vakit hakikati bulmak için, darda kalan, yatağa aç gelen çocukların direniş tümcesidir. Yolundan dönenlerin, kıymetlerini peşkeş çekenlerin, makus sonucunun müjdecisidir” tabirlerinde bulundu.
“ARINDIKÇA AZALMAYACAĞIZ, ARINDIKÇA ÇOĞALACAĞIZ”
Kılıçdaroğlu, konuşmasının devamında şuları söyledi:
“Sevgili dostlarım, aslında bu cümleyle Hacı Bektaş her karanlığın sonunun mutlak ışık olduğunu hatırlatır. Onun içindir ki kara bulutlar üzerimizde dolaşsa da hiçbir zulüm hiçbir işgal hiçbir hükümdarlık sonsuza kadar sürmemiştir. Şayet umudunu kaybedersen gel Hacı Bektaş’a, şayet yolundan varsa kuşkun, ‘her ne arar isen kendinde ara’ de o sana hakikat yolu gösterir. Pekala ya bizler? Kimi vakit unutulan, kimi vakit onca berbatlığa uğrayan fakat her fırsatta ‘incinsen de incitme’ diyenler 800 yıl evvelce dünyamızı aydınlatmaya çalışan Hacı Bektaşi Veli’nin huzurunda ne diyeceğiz? Cellatlarla çocuklar tıpkı dünyada yaşamamalı. Analar ağlamamalı. Emek bölüşülmeli. Babalar da gülebilmeli. Farklı gayrı olmamalı. İnsan üstün olacaksa bayan erkekten üstün olmalı. İnsan ayrılacaksa, Alevi Sünni, Türk, Kürt, siyah, beyaz diye değil; uygun ve berbat olarak ayrılmalı. ‘Özünü bilirsen özürden kurtulursun’ der Hacı Bektaşi Veli. O da biliyor ki okunacak en büyük kitap, insandır aslında. Ona nazaran beşerler ya arınacak birlik olacak ya da arınmadan sağılıp gidecekler. Evet biz arınacağız. Berbatlıktan, ihanetten, incitenlerden, menfaatperestlerden arınacağız. Sevgili dostlarım arındıkça azalmayacağız, arındıkça çoğalacağız. Arındıkça kardeşlik bağlarımız sıkı sıkıya birbirimizi tutan ellerimiz güçlenecek. Arındıkça büyüyeceğiz. Arındıkça evvel insan, sonra çağa çığır açan toplum olacağız. Bu bizim Hünkar Hacı Bektaş’a sözümüzdür. Bu bizim hünkar Hacı Bektaş’a, namus borcumuzdur. Arınmalıyız, ayağa kalkmalı ve haykırmalıyız, daima birlikte daha ileriye.”